Aşı dağıtımında devrim niteliğinde adım: Soğuk zincir tarihe mi karışıyor?

Aşıların Dünya Çapındaki Dağıtımındaki Yeni Bir Dönem: Soğutma Sorunu Ortadan Kalkıyor!

Aşılar, modern tıbbın en büyük başarılarından biri olarak kabul edilir ve dünya genelinde milyonlarca hayatı kurtarmıştır. Ancak, aşı dağıtımının ve depolanmasının önündeki en büyük lojistik engellerden biri, çoğunun titizlikle soğuk koşullarda saklanması gerekliliğidir. Dünyanın özellikle uzak veya gelişmekte olan bölgelerinde, aşıların üretim noktasından son kullanıcıya ulaşana kadar bu kritik soğuk zinciri sürdürmek hem zorlu hem de oldukça maliyetlidir.

Geleneksel soğuk zincir sistemindeki kopmalar veya yetersizlikler nedeniyle, üretilen aşıların yaklaşık yarısının kullanım noktasına ulaşamadan bozulduğu ve israf olduğu tahmin edilmektedir. Bu durum, zaten zorlu koşullarda yaşayan veya altyapısı yetersiz olan nüfuslar için aşı erişimini ciddi şekilde kısıtlamaktadır. Güvenilir soğutma sistemlerine erişimin kısıtlı olduğu yerlerde, hayat kurtarıcı aşı dozlarını ulaştırmak büyük bir sorun olmaya devam etmektedir.

Ancak, Birleşik Krallık merkezli biyoteknoloji şirketi Stablepharma, bu köklü sorunun üstesinden gelebilecek çığır açıcı bir çözüm geliştirmiş olabilir. Şirket, insan denemelerine başlanan ve küresel aşı dağıtımında potansiyel bir devrim yaratması beklenen dünyanın ilk soğuk ortamda saklanması gerekmeyen aşılarını geliştirdiğini duyurdu. Bu iddialı çalışma, Birleşik Krallık hükümeti ve Ulusal Sağlık ve Bakım Araştırmaları Enstitüsü (NIHR) ile yakın işbirliği içinde ilerliyor.

Stablepharma’nın bu alandaki ilk adayı, SPVX02 olarak adlandırılan ve tetanos-difteri aşısının özel olarak yeniden formüle edilmiş bir versiyonu. Bu yenilikçi aşı, geleneksel muadillerinden temel bir farkla ayrılıyor: -20°C gibi dondurucu soğuklardan 40°C gibi yüksek sıcaklıklara kadar geniş bir aralıkta stabil kalabiliyor ve soğutma gerektirmeden 18 aya kadar uzun bir raf ömrüne sahip. SPVX02 şu anda Southampton Üniversitesi Hastanesi’nde kritik klinik denemelere tabi tutuluyor.

Aşıların “sıcaklık sorunu” bitiyor mu?

Bu termostabil aşı teknolojisi, aşı israfını önemli ölçüde azaltma potansiyelinin yanı sıra, en büyük etkiyi aşı erişimi alanında yaratabilir. Soğuk zincir zorunluluğunun ortadan kalkmasıyla, sağlık uzmanları hayat kurtarıcı dozları daha önce ulaşılamaz olan uzak köylere, çatışma bölgelerine veya altyapısı güvenilir olmayan savunmasız topluluklara çok daha hızlı ve kolay bir şekilde ulaştırabilir. Bu gelişme, küresel sağlık eşitsizliklerinin azaltılmasına büyük katkı sağlayabilir.

Stablepharma’nın vizyonu sadece tek bir aşıyla da sınırlı değil. Şirket, buzdolabı gerektirmeyen formatlara uyarlanmaya uygun 60’tan fazla aşı adayı belirlemiş durumda. Ayrıca, geliştirilen üretim sürecinin, soğutma veya dondurma adımları olmadan yılda milyonlarca doz üretecek şekilde kolayca ölçeklenebileceğini öngörüyor.

Klinik denemelerin başarıyla tamamlanması halinde, Stablepharma’nın bu çığır açıcı soğutulmamış aşılarının 2027 gibi erken bir tarihte dünya çapında kullanıma sunulabileceği belirtiliyor. Bu gelişme, aşıların üretiminden uygulanmasına kadar tüm süreci kökten değiştirme ve küresel aşı erişimini önemli ölçüde iyileştirme potansiyeli taşıyor.

Related Posts

Dünyanın en gizli jeti, gizemli 51. Bölge üzerinde görüldü

ABD Hava Kuvvetleri’nin son derece gizli bir şekilde geliştirdiği RAT55 jeti , Nevada’daki gizemlerle dolu 51. Bölge üzerinde uçarken görüldü.

Cüce gezegen Ceres’te “yaşam” kanıtları bulundu

NASA’nın yeni araştırması, Ceres’in milyarlarca yıl önce mikrobiyal yaşamı destekleyebilecek koşullara sahip olduğunu gösterdi.

Apple yapay zeka yarışında geri kalmakla eleştiriliyor

Akıllı telefon dünyasında yapay zekanın önemi giderek artarken Apple, yapay zeka alanında rakiplerinin gerisinde kaldığı eleştirilerine maruz kalıyor.

Gerçek hayatın deniz kızları: Haenyeo geleneği zamanla yarışıyor

Güney Kore’nin Jeju Adası’nda, yaşları 60’ı aşan kadınlar halen her gün defalarca dalış yaparak deniz ürünleri topluyor. Nefeslerini iki dakikaya kadar tutabilen bu kadınlar, yüzlerce yıllık bir geleneği yaşatmaya çalışıyor.

Zararlı “sonsuz kimyasallardan” kurtulmak için yeni umut: Güneş!

Yaygın ev eşyalarında kullanılan ve doğada binlerce yıl bozulmadan kalabilen PFAS adlı kimyasallar, insan sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor. Ama şimdi Avustralya’daki araştırmacılar, bu maddeleri parçalayabilen yeni bir yöntem geliştirdi.

5G’ye geçiş başladı: Komplo teorileri ve gerçekler

Sosyal medya kullanıcıları 5G’nin sağlığa etkisi olup olmadığını sorguluyor.