Kefir Alzheimer’a karşı koruyucu olabilir mi? Uzmandan önemli uyarı!

Kefirin Bağırsak İltihaplanmasını Baskılayıcı Etkisiyle İlgili Diyetisyen Beyza Tağraf’tan Bilgi

Son dönemde yapılan bilimsel araştırmalar, kefirin bağırsak iltihaplanmasını baskılayıcı etkiye sahip olduğunu ortaya koyuyor. Diyetisyen Beyza Tağraf, bu etkinin aynı zamanda nöroinflamasyonun azalmasına da katkı sağlayabileceğini belirtiyor. Alzheimer hastalığına karşı korunmada kefirin destekleyici olabileceğini vurgulayan Tağraf, ancak bunun tek başına yeterli olmadığını dile getiriyor.

Bağırsak İltihaplanmasını Azaltmada Kefirin Önemi

Diyetisyen Tağraf’a göre, bağırsakta inflamasyona neden olan bazı maddeler kefir sayesinde baskılanabiliyor. Nöroinflamasyonun azaltılması, Alzheimer riskini azaltmak veya ilerlemesini yavaşlatmak için etkili bir strateji olarak karşımıza çıkıyor. Ancak Tağraf, kefirin olumlu etkilerinden tam anlamıyla faydalanabilmek için genel sağlık durumunun da iyi olması gerektiğini ifade ediyor.

Alzheimer Hastalığına Bütüncül Yaklaşım Şart

Tağraf, Alzheimer hastalığını bir evin çatısındaki deliklere benzetiyo ve “Eğer bu delikleri onarmak istiyorsak, sadece tek bir deliği değil, tümünü kapatmalıyız. İnflamasyon sadece bu faktörlerden biridir. Alzheimer’a neden olan risk faktörlerini hedef alan, multidisipliner bir yaklaşım geliştirmek son derece önemlidir” şeklinde konuşuyor.

Tek Başına Kefir Yeterli Değil

Alzheimer şüphesi taşıyan hastalarla çalışan Tağraf, yalnızca tek bir tedavi yöntemine odaklanmadıklarını belirtiyor. Beslenme düzenlemesi yapmanın yanı sıra medikal tedavinin yanında uygun durumlarda beyin uyarıları ve bilişsel rehabilitasyonların da uygulanması gerektiğine dikkat çekiyor. Genel sağlık koşullarının desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Tağraf’a göre, kefirin faydalarını görebilmek için bütüncül bir yaklaşım benimsenmeli.

Sağlıklı Yaşam Alzheimer Riskini Azaltabilir

Alzheimer’dan korunmak için sadece bir besin maddesine değil, yaşam tarzına odaklanmak gerektiğini belirten Tağraf, “Sağlıklı beslenme, fiziksel aktivite artışı ve zihinsel faaliyetlerin yaşlanma sürecini yavaşlatabileceğini gösteriyor. Alzheimer riski taşıyan bireylerde sadece ilaç tedavisine değil; sosyal, zihinsel ve fiziksel destekleyici yaklaşımlara da ihtiyaç vardır. Bu sayede faydalı gıdaların etkisi daha belirgin hale gelecektir” açıklamasında bulundu.

Related Posts

Alzheimer hastaları için Türk yazılımcılar tarafından yerli ‘akıllı bileklik’ üretildi

Trakya Teknopark’ta faaliyet gösteren bir yazılım firması, Alzheimer hastalarının kaybolma riskini azaltmak amacıyla yerli üretim bir akıllı bileklik geliştirdi.

Menenjitte erken tanı hayat kurtarıyor

İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Gizem Kulakoğlu, özellikle çocukluk çağında ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen menenjit hastalığı hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin! Bir lokması bile büyük risk taşıyabilir

Balık, yüksek biyolojik değere sahip proteinleri, omega-3 yağ asitleri (özellikle EPA ve DHA), D vitamini ve iyot gibi önemli mikro besinleri içeren değerli bir hayvansal besin kaynağıdır. Dyt. Beste Mum, ancak bazı bireylerde bağışıklık sistemi tarafından alerjen olarak tanımlanarak ciddi reaksiyonlara yol açabileceğini söyledi.

İç Dünyamız Artık Görülüp Ölçülebiliyor!

Zihin, beyin ve bedenin ayrı ayrı değil, bir bütün olarak işlev gördüklerini belirten uzmanlar, aralarındaki uyumun, sağlıklı bir yaşamın temeli olduğunu ifade ediyor. 

Diyarbakır Çocuk Hastanesi alarm veriyor; yapısal risk, personel yetersizliği ve ödeme sorunları gündemde

Diyarbakır Çocuk Hastanesi alarm veriyor; yapısal risk, personel yetersizliği ve ödeme sorunları gündemde

Uzmanı uyardı: 50 yaş sonrasında görme kaybına neden olabilir!

Sarı nokta hastalığı, 50 yaş ve üzerindeki bireylerde sıkça görülen ve görme kaybına yol açabilen ciddi bir göz rahatsızlığıdır. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nursal Melda Yenerel, erken teşhisle bu kaybın önüne geçilebileceğini belirtti.